GSM şirketleri deprem bölgesinde insan haklarını ihlal etmiştir!”

Bursa Barosu Tüketici Hakları Komisyonu Başkanı Av. Okan Özkaya, 15 Mart Dünya Tüketici Hakları Günü nedeniyle yaptığı basın açıklamasında, 6 Şubat tarihindeki Kahramanmaraş depremi sonrasında çalışmayan GSM operatörlerine dikkat çekti. Özkaya, büyük deprem felaketi sonrasında vatandaşların yaşam mücadelesi verdiği en önemli zamanlarında yanlarında olmayarak adeta sınıfta kalan GSM operatörlerinin cezai sorumlulukları saklı kalmak kaydıyla, ayrıca hukuki sorumlulukları açısından bakıldığında kanuni boşluklardan faydalanarak sorumsuz kalmalarının, en başta Türk Milleti’nin vicdanına sonra da evrensel insan hakları ilklerine aykırılık oluşturduğunu söyledi.

Komisyon üyeleriyle birlikte basın açıklaması yapan Av. Okan Özkaya, ülkemizde, 6502 numaralı Tüketicinin Korunması Kanunu’nun 1995 yılında yürürlüğe girmesiyle birlikte tüketici haklarının yasal dayanağa kavuştuğunu, üretim ve hizmet kalitesinde önemli ölçüde artış meydana geldiğini belirtti. Tüketici hakem heyetleri ve tüketici mahkemeleri ile hizmet ya da mal üretenle tüketen arasındaki süreçlerin daha kaliteli ve düzenli işlediğini kaydeden Özkaya, gelişen teknolojik imkanlar, artan tüketim harcamaları ve bireysel kredi kullanımının yaygınlaşmasının, alıcılarla satıcıları daha sık karşı karşıya getirdiğini ve çözümlenemeyen tüketici sorunlarının sayısının her geçen gün arttığını söyledi.

 Şükrü Erdem

 Zen Kuaför Mustafakemalpaşa

Abonelik sözleşmelerine değinen Özkaya, şunları söyledi:

“6502 sayılı Tüketici Yasası’nın 52. maddesinde abonelik sözleşmeleri düzenlenmiştir. Tüketici, belirsiz süreli veya bir yıl ve daha uzun abonelik sözleşmesini herhangi bir gerekçe göstermeden ve cezai şart ödemeden istediği zaman feshetme hakkına sahip bulunuyor. Süresi bir yıldan az abonelik sözleşmesinde de tüketicinin hizmetten yararlanmasına engel olabilecek geçerli bir sebebin varlığı halinde sözleşme feshedilebiliyor. Bu kapsamda OHAL ilan edilen deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın maalesef maruz kaldıkları bu durum geçerli bir sebep olarak değerlendirilerek telefon ve internet hizmeti gibi aboneliklerini feshetme imkanları bulunmaktadır.

Taahhütlü abonelikler ise belirtilen süre kadar abone kalmayı taahhüt eden tüketicilerle yapılıyor. Burada, tüketicinin taahhütlü aboneliğini süresinden önce feshetmesi halinde cayma bedeli talep edilebiliyor. Olağanüstü hal (OHAL) ilan edilen deprem bölgesinde internet, telefon gibi hizmetlerde söz konusu cayma bedelinin alınmaması için kamunun düzenleme yapması önem taşıyor.

6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan büyük deprem felaketi sonrasında vatandaşlarımızın yaşam mücadelesi verdiği en önemli zamanlarında yanlarında olmayarak adeta sınıfta kalan GSM operatörlerinin cezai sorumlulukları saklı kalmak kaydıyla ayrıca hukuki sorumlulukları açısından bakıldığında kanuni boşluklardan faydalanarak sorumsuz kalmaları durumu en başta Türk Milleti’nin vicdanına sonra da evrensel insan hakları ilklerine aykırılık teşkil etmektedir.”

Av. Özkaya sözlerini “Bilinçli tüketici olmak cimri olmak değildir. Günümüzde bir zorunluluktur. Tükenmeden tüketmeyi bilmek gerekir” diyerek bağladı.

Etiketler

mustafakemalpasagzt